7 Temmuz 2010 Çarşamba

İspanya - Almanya MAÇ ANALİZİ



2008 Avrupa Şampiyonu İspanya, çeyrek finalde Güney Amerika temsilcilerinden Paraguay'la karşılaşmıştı.Dünya kupalarında çeyrek final maçlarının heyecanı bir ayrı oluyor.Bunu İspanya-Paraguay maçında bir kez daha gördük.İlk yarıda temposu çok düşük, pozisyon olmayan bir maç izleyerek sıkıldık ancak ikinci yarıda neler olduğunu anlayamadık.

İlk yarısı golsüz sona eren mücadelede, statlarda ender görülen bir olay gerçekleşti.58. dakikada Barretto'nun kullandığı kornerde, ceza alanı içinde Pique tarafından çekilerek düşürülen Cardozo takımına penaltı kazandırdı. Cardozo'nun kullandığı penaltıyı Casillas kurtardı!

60. dakikada ise bu kez David Villa ceza alanı içinde Alcaraz tarafından düşürüldü ve orta hakem Carlos Batres bir kez daha penaltı noktasını gösterdi.Xabi Alonso'nun kullandığı ilk penaltı gol oldu; ama Carlos Batres penaltıda ihlal olduğunu belirterek atışı tekrarlattı. Xabi Alonso ikinci penaltıyı kullandı ve Villar bu kez bu şutu çıkartmayı başardı!

İki dakikada iki penaltı kararı verildi ve ikisi de gol olmadı.Xabi Alonso'nun penaltısından sonra kaleci Villar'ın Fabregas'a çok net müdahalesi vardı ancak hakem Carlos Batres bunu görmedi.İlk yarıda da Valdez'in golünü yiyen Carlos Batres, çok kritik hatalar yaptı ve kötü bir yönetim sergiledi.

İspanya yine geride kalan maçlardaki oyun stilini ortaya koydu. Xavi , İniesta , Alonsove Busquets dörtlüsüyle orta sahada pas yaparak oyuna hakim olmaya çalışan İspanya'da Villa ve  Torres ilk başlarda birbine yakın olarak oynamaya başlamış, ancak ilerleyen dakikalarda kanatlarda yer almışlardı. Ancak Villa ve Torres ikilisi kanatlara yayılınca İspanya hücumda etkisiz kaldı ve ilk yarıda sadece 4 şut atabilirken kaleyi bulamadı.İkinci yarıda İspanya'nın sistemine bir türlü uyum sağlayamayan Torres oyundan çıkıp Fabregas girince İspanya hücumlarda daha etkili olmaya başladı. Pedro'nun da oyuna dahil olmasıyla hücumda daha etkili olmaya başlayan ve değişik atak varyasyonlarına giren İspanya, oyundaki üstünlüğünü skora ancak maçın 81. dakikasında Villa'nın şansının yardımıyla attığı golle buldu ve geriye kalan dakikalarda da topun kontrolünü elinde tutarak Dünya kupasında ilk kez yarı finale yükseldi.

Çok zor bir mücadele sonucu galip gelmesini bilen bir İspanya var ki, müthiş bir sistemi olan ve  bu sistemi Arjantin'e de uygulayarak çok farklı bir galibiyet elde eden Almanya ile yarı finalde oynayacaklar. Paraguay maçındaki gibi bir sistem İspanya'nın sonu olabilir.Hücumda çok etkisizlerdi. Del Bosque'nin Torres aşkından vazgeçmesi gerekiyor. Onun yerine yine orta alana bir Fabregas takviyesi ve ilerde tek forvet Villa olursa biraz daha başarılı olacaklardır diye düşünüyordum ancak Del Bosque Torres'da ısrarlı görünüyor. Özellikle Fabregas'ın sakatlanması Torres'in ilk 11'de başlaması için iyi bir bahane olabilir Del Bosque için.


Çeyrek finalde Arjantin'i 4-0 gibi farklı bir skorla yenen Almanya ise tam bir sistem takımı.Almanya , Arjantin karşısında orta sahayı çok rahat geçti ve vasat Arjantin savunmasına karşıda hücumda başarılı olarak çok farklı bir skor elde etti.Ancak İspanya'nın orta sahasıyla Arjantin'nin orta sahası kıyaslanamaz bile.Şüphesiz İspanya müthiş orta sahası ile en iyi pas yapan takım durumunda.

Sistem oyunu oynatan ve Messi, Tevez, Higuain gibi isimlere gol pozisyonu fırsatı bile vermeyen Almanya teknik direktörü Löw galibiyetin baş mimarıydı. Turnuvada 4-2-3-1 sistemiyle oynamalarına rağmen 4-3-3 bazende 3-4-3 sistemiyle oynayan Arjantine karşı hücumda çok daha etkiliydiler. Zaten turnuvanın en golü takımı durumundalar. Avustralya , İngiltere ve son olarakta Arjantin'e 4 gol attılar. Müller & Klose ikilisi tam bir bitirici ve turnuvanın en golcü isimlerinin başında geliyorlar. Orta alanda Mesut, turnuvanın parlayan yıldızlarından biri ve Klose'ye yaptığı asistle bir kez daha kalitesini gösterdi. Sol kanatta Podolski müthiş bir isim. Orta alandaki diğer isim Schweinsteiger ise takımın beyni ve oyunu çok iyi yönetiyor. Lahm gibi Dünya'nın en kaliteli solbeklerinden birine sahipler ve o da zaman zaman ileriye çıkarak hücuma destek veriyor. Yani takım olarak çok iyiler ve modern futbolun her yönünü uyguluyorlar.

Maç öncesinde takımda gereksiz bir kaptanlık krizi yaşandı.Milli takım menajeri Oliver Bierhoff, söz konusu  tartışmaların zamanlamasının çok yanlış olduğunu ifade ederken, bu haftanın Almanya için çok önemli olduğunu, enerjilerini bu tartışmalara harcamamaları gerektiğini dile getirdi.

Almanya'da 23 kişilik kadronun 11'i yabancı kökenli olması dikkat çekiyorki takımı sırtlayan isimlerin bu 11 kişi içinde yer alması asıl önemli olan konu.Takımda, Mesut Özil Türk asıllı, Miroslav Klose ve Lukas Podolski Polonya asıllı, Sami Khedira'nın babası Tunuslu, Jerome Boateng'in babası Ganalı ve Mario Gomez'in babası İspanyol vatandaşlığına sahip...

Bu isimler dışında Serdar Taşçı (Türkiye) Dennis Aogo (Nijerya), Piotr Trochowski (Polonya), Jeronimo Maria Barreto (Brezilya) ve Marko Marin (Bosna Hersek) takımdaki diğer yabancı kökenli futbolcuları oluşturuyorlar...

Almanya Teknik  Direktörü Joachim Löw, Arjantin maçında gördüğü kart ile kart cezalısı durumuna düşerek İspanya karşısında takımını yalnız bırakacak olan ve attığı 4 gol ile takımın  gol yükünü çeken Thomas Müller'in yerini doldurmak için herhangi bir sıkıntı çekmeyeceğini söyledi. Löw ; "Thomas kesinlikle bizim için önemli bir oyuncu. Oyunun her anında  gole yakın. Fakat Thomas yerine oynayabilecek oyuncularımız  var ve görev verildiğinde en az onun kadar iyi oynayacaklardır."diyerek sözlerini tamamlamıştı.



Geride bıraktığımız maçlara baktığımızda İspanya'nın üst düzey teknik futbolculara sahip olmasına rağmen kaleye atılan şutlarda Almanya'ya göre çok kötü durumda olduklarını söylemekte fayda var.Almanya'nın, turnuvada  yaptığı maçlarda kaleyi bulan her 6 şutundan biri gol oldu. İspanya için ise bu rakam 15'te 1.Dünya Kupası'nı kazanmaları halinde her Alman oyuncuya 250 bin Avro prim ödenecek. İspanyol futbolcuların alacağı prim ise oyuncu başına 550 bin Avro.Olaya maddi açıdan bakacak olursak bu sebeple İspanya daha istekli olan taraf olabilir.Almanya, savunmasının solundan gelişen atakları engellemekte zorluk çekiyor. Almanya, turnuvada  şu ana kadar oynadığı maçlarda, savunmasının solundan gelişen ataklarda 29 kez gol yeme tehlikesi yaşadı. Philipp Lahm'ın bulunduğu savunmanın sağında ise bu rakam 10. Ancak İspanya daha çok orta alandan atak geliştirdiği için bu konuda Almanlar biraz daha şanslı.

Taraflar arasında daha önce yapılan maçlara bakıldığında, Almanya'nın daha fazla kazanan takım olduğu görülüyor. İspanya ile Batı Almanya ve Almanya arasında şu ana kadar 20 maç yapıldı ve 8 maçı Almanya  kazandı. İspanya 6 maçtan mutlu  ayrılırken, 6 maç berabere bitti. Almanya, İspanya'yı en çok 2-1'lik sonuçla mağlup etti. En alışıldık beraberlik sonucu ise 1-1. Dünya kupalarında şu ana kadar, turnuvadaki ilk maçını kaybeden bir takım şampiyon olma başarısını gösteremedi. İspanya, grubundaki ilk maçında İsviçre'ye 1-0 yenilmişti. Almanya ise ilk maçında Avustralya'yı 4-0 yendi.

Almanya teknik direktörü Löw'ün, cezası nedeniyle yarın forma giyemeyecek olan Müller'in yerine orta sahada Toni Kroos'u oynatması bekleniyor. İspanya'da ise del Bosque'nin, 4-4-2 formatına  en azından maçın başında sadık kalacağı, Fernonda Torres ile David Villa'yı çift forvet oynatacağı belirtiliyor.



Çok üst düzey bir mücadele olacağı kesin.Tahmin yürütmenin çok zor olacağı bir maç.Ancak şöyle bir değerlendirmem var ; İspanya ve Almanya takımı savunma olarak şuana kadar oldukça başarılı bir performans gösterdi. Almanya savunmasında Lahm, İspanya'da ise Sergio Ramos ileriye çıkarak zaman zaman atağa destek veriyor ancak çok çabuk bir şekilde görev alanına dönüyor.Hücum olarak Almanya'nın çok daha başarılı olduğu tartışılmaz bir gerçek , ancak 4 golü bulunan ve bu gollerin yanısıra takımı hücuma yönlendirmeyle, arkadaşlarını soktuğu gol pozisyonlarıyla takıma katkısı büyük olan Müller'in yokluğu Almanya'yı kesinlikle olumsuz bir şekilde etkileyecektir.Onun yerine oynaması beklenen Kroos , Müller kadar ofansif yönü kuvvetli olan bir isim değil.İspanya'da ise Torres etkisiz kalsada kanatlarda görev alabilen sırtı dönük oynayabilen, mücadeleci yapısı, hırsı ile ön plana çıkan ve savunmayı yıpratan David Villa gibi bir hücum oyuncusu var.Bu nedenle bu mevkilerde her iki takımda birbirine yakın performans sergiliyor.Ancak şu bir gerçekki ; İspanya milli takımı Dünya'nın en iyi orta sahasında sahip. Barcelona'daki pas trafiğini sağlayan İniesta & Xavi ikilisinin aynı yerde oynaması İspanya için büyük bir avantaj.Bu isimlerin yanısıra yine Barcelona'da oynayan Busquets, Arsenal'li Fabregas ve Xabi Alonso gibi çok yetenekli ,kalitele isimlere sahipler. Maç orta saha savaşı şeklinde geçecek ve orta alanda üstünlüğü eline alan taraf büyük ihtimalle maçtan galip ayrılacaktır.Bu açıdan bakarsak İspanya daha avantajlı görünüyor.

Muhtemel Kadrolar ;

Almanya : Neuer, Philipp Lahm, Arne Friedrich, Per Mertesacker,  Jerome Boateng, Sami Khedira, Bastian Schweinsteiger. Toni Kroos, Mesut Özil, Lucas Podolski , Miroslav Klose

İspanya :  İker Casillas, Sergio Ramos, Gerard Pique, Carles Puyol, Joan Capdevila, Sergi Busquets, Xabi Alonso , Andres Iniesta, Xavi Hernandez, Fernando Torres, David Villa

0 yorum:

Yorum Gönder